Öfke Kontrol Problemi
- Aylin Baglan
- 23 Haz 2020
- 1 dakikada okunur

Öfkeli kişi yaşadığı olayların kendisine bu duyguyu hissettirdiğini düşünür ve otomatik olarak dış etkenlerin, olan her şeyin sebebi olduğuna inanır.
Duyduğumuz cümleler genellikle “Çok kızgınım, şu olay ya da şu kişi sinirlerimi tepeme çıkarıyor” gibi cümlelerdir. Fakat bu yanlış bir inanış biçimidir, yaşadığımız duyguları yaratan bizleriz. Diğer bütün duygularda daha önce bahsettiğimiz gibi negatif sağlıksız duygular bilişsel çarpıtmalarla oluşur. Öfke ve diğer duygular yaşadığımız olayları anlamlandırmamız sonucu ortaya çıkar.
Örneğin çalışırken zor bir işle uğraştığınızda; “ Of çok zorlanıyorum, neden bu işi ben yaparım ki bıktım artık bu işle uğraşmaktan” ve “ Zor bir işi başarıyorum ve bana bu yeni beceriler katacak inanıyorum” bu iki cümle aynı olaya verilmiş iki farklı anlamdır, siz hangisini seçerseniz o duyguya yaklaşırsınız. Gerçekten haksızlık yaşadığınız anda bile hissettiğiniz yoğun öfke, var olan diğer duyguların da etkisini arttırabilir ve yaşanan olaya yüklenen negatif anlamın etkisi de arttırır. Öfke düzeyi arttıkça kötüleşme ve kutuplaşmaya sebep olacak ve kendi kendini doğrulayan kehanete dönüşecektir. Kısa dönemde istediğinizi elde etseniz bile uzun dönemde zorladığınız kişilerden size karşı, karşı koyulma davranışı daha da fazla olacaktır.
Öfkede katlanamama, değersizleştirme gibi temel inanışlar göze çarpar. Kişi genellikle ben buna katlanabiliyorum ya da katlanamıyorum bakış açısıyla olaylara bakar ve karşıdaki kişinin değerini sorgulama eğilimi olur. Öfke daha çok özgüven kaybına karşı bir savunma gibi kendini gösterir, fakat bu uygunsuz bir savunmadır. Karşı tarafı suçlama eğilimi bununla bağlantılıdır denebilir.
Kaynak: İyi Hissetmek, David Burns ve eğitim notları #öfke #öfkekontrol #anger #angerissues
コメント